16 Kasım 2014 Pazar

Vardır herhalde bir bildikleri…

Bu güzel gecede bir mucize olmasının potansiyeli, onun beni anlamasının potansiyeliyle eşitti. Yani kocaman bir hiçti. O güzel gecelerde sadece birkaç anı vardı, hiç mucize olmadı, anılarda yaşıyorum. Kaçak, göçebe bir şekilde kimi zaman nefret kustuğum o anılarda yaşıyorum. Anılar bazen bir eziyet gibi gelir fakat bir tane bile anının olması hiç anının olmamasından iyidir. İnsanı insan yapan şey anılardır. Bazen gidilen bir yer, oturulan bir bank, içilen bir çay, suratına çarpan rüzgâr…

Anıların değerini bilmek gerek, düşündünüz mü ya hiç olmasalardı? Yaşanmışlıklar hiç olmasaydı ne olurdu bize? Her gün yüz yüze geldiğimiz insanlar bile bizde birer anı bırakır. Bazen güzel bir gülüşü bırakırlar, bazen sana çarpıp giderler,  bazen düştüğünde seni kaldırırlar, bazen suratına bakmazlar bile. Ufak anılar bile bizi biz yapan en büyük unsurlardandır. Öyle güzel anılara sırtını dayayıp kötü anıları bir kenara atamazsın. Olmaz o, insana aykırı bir kere. İyiliğe kucak açtığın kadar kötülüğe de kucak aç ki kötü anlarında tutunacağın bir şeyler olsun. Kötü anılarda, iyi anılardan öğrendiğimizden daha fazla gerçek vardır…


Bazen bir anı insanı öldürebilir veya süründürebilir fakat insanı kalkındıran da tekrar bir anı olabilir. Anıları gömmeyin, bırakın nasıl istiyorlarsa öyle davransınlar. Vardır herhalde bir bildikleri…


0 yorum:

Yorum Gönder

feedburner facebook twitter youtube google+ feedburner
feedburner