19 Aralık 2014 Cuma

Sizi orospu çocukları...

Yağmaladınız, sömürdünüz her şeyi. Sizi orospu çocukları...

Sevgiyi kör ettiniz, bok ettiniz, hiç ettiniz, bitirdiniz. Nefreti orospu, öfkeyi ise onun çocuğu ilan ettiniz. Kibri tanrı, korkuyu peygamber yaptınız. Mutlu musunuz? Aaa doğru ya, sizler mutluluğu sisli dağların zirvesine atıp da geldiniz...

Sağ kalanları yaktınız, cesetleri birer birer parçaladınız. Kanları kendi alnınıza sürüp bununla gurur duydunuz. Katil, bencil, riyakar orospu çocukları sizi!

İyiliğe kötülükle, kötülüğe iyilikle karşılık verdiniz. Salaksınız, salaktınız ve hep salak kalacaksınız. Gözünüzün gördüğüne kör kütük inanmaya devam edin, umarım ölümünüz tez olur. Ölmek isteyipte ölemiyorsunuz ya, nasıl öldürmek istiyorum sizleri...


12 Aralık 2014 Cuma

Günümüzün Tanrısı: Bilgi

Doğduğum günden beri inandığım tek bir şey var, o da bilgi. Neyi bilmek istediğimi dahi kestiremezken sadece bilmek istiyordum ben. Her şeyi, herkesi bilmek istiyordum. Göremediğim, duyamadığım, bilmediğim hiçbir şey olmasın istiyordum. Dünya, evren benim zihnimde yaşasın istiyordum. Bilginin güç demek olduğuna inanıyordum. Fiziksel güçten çok daha üstün bir güç.

Öyle ki, fiziksel açıdan yıkmanızın mümkün olmadığı, tabiri caizse sağlam bir adamı mental olarak saniyeler içinde yerle bir edebilirsiniz. Eğer birinden bir şey istiyorsunuz ve yapmıyor mu? Bu isteğiniz sizin için çok önemli ve hatta hayati mi? İşte o zaman onun vücudunda ki herhangi bir yere saldırmak yerine zihnine ültimatomlar gönderebilirsiniz. Bu zihinsel işkencedir.

Büyük bir devleti, büyük bir insanı vb. tek bir bilgiyle yok edebilirsiniz. Fakat dikkatli olunmalıdır, bazen bir bilgi o kadar büyüktür ki kendiyle birlikte bizi de yok etmek isteyecektir. Bu gibi zamanlarda yapmamız gereken o bilgiden kurtulmak olacaktır, çünkü boyumuzdan büyük işlere kalkışmak harcımız değil. Tabi ki siz bunu ciddiye almayın, bu sadece bir uyarıydı. Bilgi güçtür ve saklanmamalıdır!

Hafızanızda ne tür bilgilerin olduğunu bilemem fakat hafızanızı deşin. Belki de sizin kurtuluşunuz orada yatan bilgilerde olacaktır dostlarım...


10 Aralık 2014 Çarşamba

Alışılmışlıklar

Asıl alışılmış olan yalnızlıktır, sonsuz gazaba vurulacağın büyük bir günah gibidir...

Sırtında onlarca kilo yük varken merdiven çıkan adam gibisin, düşlerine veda ettin mi? Ettin tabi ki değil mi, ettin. Keskin bir alkol kokusu geliyor odandan, ölüyor musun adamım ha? Sigaranın dumanına kendini mi sarıyorsun? Göçebe ruhun, vücudundan bir türlü göçemiyor naparsın...

Süzül ufuğun çizgisinde bir kuğu gibi, dal bu gezegenin derinliklerine, bul kendini. Yüksel, yüksel Ay ışığının görkemli parıltısında, göster riyakarlara gökkubbeni. Sarıl yıldızlara, senin olacak her şey, senin olacak herkes. Yarın sen olacaksın unutma...

Biz olalım, sen ol, o olsun farketmez. Hepimiz sonunda içimizdeki adamı kabul edeceğiz. Alışılanın ta kendisi, içimizdeki adam. Selam olsun sana...



feedburner facebook twitter youtube google+ feedburner
feedburner